WOODSTOCK ’69: ŞİMDİ NE YAPAR?

HAZIRLAYAN CEM ÇOBANLI - [DOSYA] 50. YILINDA WOODSTOCK '69

Woodstock ‘69’da sahne alan müzisyenler şimdi nerede, ne yaparlar? Cem Çobanlı, “Kalan sağlar bizimdir; gidenler de!” diyerek ve bazen kişisel tecrübelerini, anılarını katarak Plak Mecmuası okurları için derledi. 

 

Joan Baez

Woodstock’tan bu yana savaş ve idam cezası karşıtlığı, insan hakları, LGBTİ hakları, kısacası tüm yaşamsal alanlarda kesintisiz sürdürdüğü mücadelesi ve müziğiyle kitleleri etkilemeye devam ediyor. Son albümü Whistle Down the Wind, Mart 2018’de yayınlandı. Üç oktav ses aralığına sahip, 78 yaşındaki bu olağanüstü eylemci-müzisyen kadının, bendeki ilk 45’liği “Here’s To You”dan (1971) beri hayranıyım.

The Band

Gitarist Robbie Robertson, en son 2007’de Eric Clapton’la birlikte Crossroad Festivali’nde sahneye çıktı. Davulcu Levon Helm, 2007 tarihli albümü Dirt Farmer ile Grammy kazandı, 2012’de kanserden öldü. Klavyeci Garth Hudson The Best adlı grubuyla müziğe devam ediyor. Basçı ve vokalist Rick Danko 1999’da öldü.

Blood, Sweat & Tears

Vokalist David Clayton-Thomas, 1972’de gruptan ayrıldı. 1984-2004 yıllarında aralıklarla birçok kez grupla tekrar sahneye çıktı. Şimdi solo çalışıyor. Bobby Colomby (davul) Los Angeles’ta menajerlik yapıyor. Jim Fielder (bas) başarılı bir şekilde stüdyo müzisyenliğini sürdürüyor ve Neil Sedaka ile birlikte çalışıyor. Multi-enstrümantalist Dick Halligan caz ve oda müziği yapıyor. Lew Soloff (trompet) ise Manhattan Jazz Quintet’te.

Butterfield Blues Band

Grup, Woodstock ‘69’dan birkaç ay sonra dağıldı. Grubun kurucusu Paul Butterfield, 1987’de, 44 yaşında uyuşturucu ve alkolle bağlantılı kalp krizinden ölene kadar solo çalıştı. David Sanborn (saksofon) besteci ve sanatçı olarak dünya çapında ün kazandı, 2015’te Time and River albümü yayınlandı. Buzz Feiten (gitar), The Rascals grubuna katıldı, solo çalışmaya devam ediyor.

Canned Heat

Kurucu üyelerden Alan ‘Blind Owl’ Wilson 1970’de, Bob ‘The Bear’ Hite ise 1981’de öldü. Davulcu ‘Fito’ de la Parra müziğe devam ediyor. Harvey ‘The Snake’ Mandel (gitar) ve Larry ‘The Mole Taylor (bass) 1970’de John Mayall’in Bluesbreakers’ına katıldılar. Mandel, Taylor ve de la Parra 2016’da, dünya çapında bir turne için Canned Heat adıyla tekrar bir araya geldi.

Canned Heat, Woodstock ’69.

Joe Cocker

Woodstock’tan itibaren hiç ara vermeden müziğe ve turnelere devam etti. 2012’de 22. stüdyo albümü Fire It Up yayınlandı. 2014’te kansere yenik düşerek yaşama veda etti.

Country Joe and the Fish

Kurucu ‘Country Joe’ McDonald 1971’de gruptan ayrıldıktan sonra solo kariyerini sürdürdü. 2009 yazında, “Heroes of Woodstock” kapsamında bir turneye çıktı. Barry ‘The Fish’ Melton (gitar) 80’lerin sonundan beri bir yandan Kaliforniya’da avukatlık yapıyor, öte yandan kendi grubu The Dinosaurs ile müziğe devam ediyor.

Creedence Clearwater Revival

Grubun 1972’de dağılmasından sonra John (vokal, gitar, şarkı sözü) ve Tom (gitar) Fogerty kardeşler ayrı ayrı solo kariyerlerini sürdüler. İki oğlunu da kendisi gibi yetiştiren ve sahneye çıkaran Tom, 1990’da AIDS’ten öldü. John müziğe ve turnelere devam ediyor. Stu Cook (bass) ve ‘Cosmo’ Doug Clifford (davul) 1995’te CCR olarak tekrar bir araya geldiler.

Crosby, Stills, Nash & Young

Neil Young, Woodstock ‘69 performansı için Graham Nash, Stephen Stills ve David Crosby’e katılmıştı. Sonraki yıllarda çeşitli konserlerde CSN ve CSNY olarak defalarca birlikte sahneye çıktılar. 70’lerin sonunda Young–Stills ve Nash–Crosby olarak ikili solo plakları da yayınlandı. Woodstock döneminde olduğu gibi savaş karşıtı ve insan hakları savunuculuğu tavırlarını müzikleriyle bugüne kadar kesintisiz sürdürdüler.

Grateful Dead

Grubun iki elemanından klavyeci Ron ‘Pigpen’ McKernan 1973’te, gitarist/vokalist Jerry Garcia ise 1995’te öldü. Bob Weir (gitar), Phil Less (bass), Bill Kreutzmann (davul), Mickey Hart (davul) ve Tom Constanten (klavye) hem solo çalıştılar hem de çeşitli ortamlarda tekrar biraraya gelip birçok kez sahneye çıktılar. Lesh, Kreutzmann ve Hart 2000’lerde The Dead adıyla birlikte sahneye çıktılar.

Arlo Guthrie

Şarkıcı, yazar ve filozof Woody Guthrie’nin oğlu olan, insan hakları savunucusu multi-enstrümantalist Arlo, Woodstock’tan bu yana müzik yaşamını kesintisiz sürdürüyor. Bir yandan TV programcılığı yapıyor, filmlerde küçük roller de alıyor. 32. albümü Here Come the Kids 2014’te yayılandı. Oğlu Abe ile birlikte turnelere çıkıyor.

Keef Hartley

Başarılı bir davulcu olan Keef Hartley, Woodstock’ın ardından 1969-1975 yılları arasında 9 albüm yayınladı. 2007’de otobiyografisi Halfbreed: A Rock and Roll Journey That Happened Against All The Odds yayınlandı. 2011’de, 67 yaşındayken öldü. 

Tim Hardin

Woodstock’tan sonraki 4 yılda 4 albüm yayınladı. Daha çok şarkı sözü yazarı olarak tanındı. Rod Stewart’ın meşhur “Reason to Believe” ve “If I Were a Carpenter” şarkılarının yazarı Tim Hardin’di örneğin. 1980’de 39 yaşındayken aşırı dozdan öldü.

Richie Havens

Woodstock’ta, Paul ‘Deano’ Williams (gitar) ve Daniel Ben Zebulon (perküsyon) ile birlikte, sahneye ilk çıkan müzisyen olarak sonraları uluslararası bir üne ulaştı. Hiç ara vermeden müziğe devam etti ve 2008’e kadar 23 albüm yayınladı. 2009’da Woodstock’un 40. yılında düzenlenen festivalde sahneye çıktı. 2013’te 71 yaşında öldü.

Jimi Hendrix

Woodstock’a muhteşem bir kapanış yaşatan Jimi Hendrix, gelmiş geçmiş en ünlü solak gitarist olarak kabul edilir. 1970’te şarap ve uyku ilacı karışımından yaşamını yitirdi. Menajeri her 10 yılda bir anısına konser düzenliyor. 2013’te Rolling Stone dergisi tarafından tüm zamanların en büyük gitaristi seçilmişti. Woodstock ‘69’da Hendrix’e eşlik eden ekipten Larry Lee (gitar) 2007’de, unutulmaz davulcu Mitch Mitchell ise 2008’de hayatını kaybetti. İki tumbacı Juma Sultan Gerardo Velez ve basçı Billy Cox ise hâlâ hayattalar. 

Incredible String Band

İskoç kökenli saykodelik-folk grubu aslında bir trio olarak kurulmuştu ama Woodstock’ta dört kişi sahneye çıktılar. 1974’te grubun dağılmasında sonra kurucular Robin Williamson ve Clive Palmer solo kariyere yöneldiler. Williamson müziğin yanı sıra edebiyata da el attı ve bir roman, çok sayıda şiir kitabı, Kelt tarihine ilişkin kitaplar yayımladı. Öteki elemanlar Rose Simpson ve Licorice McKechnie ise müziği bıraktılar.

Incredible String Band, Woodstock ’69.

Jefferson Airplane

Jefferson Starship’in de kurucularından olan Marty Balin (vokal), 8 solo albüm yayınladıktan sonra 1988’de müziği bıraktı ve ressamlığa yöneldi. 2018’de öldü. Paul Kantner (gitar, vokal) 2016’daki ölümüne kadar Starship’le sahneye çıkmaya devam etti. Jorma Kaukonen (gitar, vokal) ve Jack Casady (bass) Hot Tuna’yı kurarak müziğe devam ettiler. Nicky Hopkins (piyano), 1994’teki ölümüne kadar solo kariyerine ve stüdyo müzisyenliğine devam etti. Charlie Chaplin’in üvey kardeşi olan Spencer Dryden (davul), Airplane’den sonra New Riders of the Purple Sage ve The Dinosaurs gruplarında çalmaya devam etti. 2005’te 66 yaşında kanserden öldü.

Janis Joplin

“Beyaz Blues’un Kraliçesi” olarak anılan Janis, tıpkı Jimi gibi Woodstock’tan 1 yıl sonra, 1970 Ekim’inde (Jimi, Eylül’de) aşırı dozdan dünyaya veda etti. Ölümünden sonra, 70’lerden başlamak üzere günümüze değin ikonik özelliğini sürdürdü.

Melanie (Safka)

Woodstock sonrası en üretken müzisyenlerden biri oldu. 2015’e kadar 42 solo albümü yayınlandı. Emmy ve Grammy kazandı. The Beauty and The Beast (1987 – 1990) dizisinin tema müziğini yaptı. Bugün 72 yaşında.

Mountain

Felix Pappalardi, Norman Smart, Leslie West ve Steve Knight tarafından hard-rock grubu olarak Woodstock’la aynı yıl kuruldu. Müziklerinin, 70’lerin heavy metal gruplarını etkilediği kabul edilir. Pappalardi 1983’te karısı tarafından öldürüldü. Smart (davul) müziğe devam etti. Mühendis olan Knight (klavye) müziği bıraktı yazarlığa yöneldi. West (gitar) de Smart gibi müziğe devam ediyor.

Quill

Jon ve Dan Cole biraderler tarafından Woodstock’tan iki yıl önce Boston’da kurulan bu beş kişilik grup, 1970 sonlarına kadar saykodelik, progresif ve art-rock tarzlarıyla dikkat çekti. Grubun dağılmasından sonra davulcu Roger North hariç tüm elemanlar müziği bıraktı.

Carlos Santana, Woodstock ’69.

Santana Blues Band

Woodstock’ta sahneye çıkmak için en düşük ücretlerden birini alan grup, Meksika asıllı Carlos Santana (bugün 72 yaşında) tarafından 1966’da San Francisco’da kuruldu. İlk albümleri Santana (1969), Woodstock’tan 15 gün sonra yayınlandı. Ama daha önce “Jingo” (1969) ve “Evil Ways” (1969) teklileri çıkmıştı. Grup, Woodstock’ta özellikle “Soul Sacrifice” performansı ile büyük bir çıkış yakaladı. Woodstock’un en genç elemanı olan 20 yaşındaki davulcu Michael Shrieve, “Soul Sacrifice”daki solosuyla büyük dikkat çekmişti. Aynı etkileyici performasını Santana Blues Band 2016’da Las Vegas’ta orijinal kadroyla sahneye çıktığında da tekrarlayacaktı. Önceleri Afro-Latin rock ile tanınan grup, Woodstock sonrasında, müziğini sürekli geliştirdi. Bugün Santana ne tür müzik yapar denildiğinde blues, rock, caz-rock, saykodelik, füzyon, acid, chicano-rock şeklinde kompleks ve zengin bir liste yapılır. Santana’nın 1966’dan günümüze toplam albüm satışının, Birleşik Devletler’de 43,5 milyon, dünyada ise yaklaşık 100 milyon adet olduğu tahmin ediliyor. Santana Blues Band, 2000 yılında, bir gecede 6 Grammy kazandı. 1966-2019 yıllarında aralarında Buddy Miles’ın da da olduğu 70’in üzerinde müzisyen grupta yer aldı. Santana’nın 25. stüdyo albümü Africa Speaks 7 Haziran 2019’da yayınlandı.

John Sebastian

The Lovin’ Spoonful grubundan 1968’de ayrıldıktan sonra Woodstock’ta sahneye çıktı. The Doors ve Crosby, Stills & Nash ile birlikte çalıştı. 70’lerin sonunda film ve TV dizilerine müzik yapmaya ve gitar öğrencileri için video çalışmaları hazırlamaya yöneldi.

Sha Na Na

Giyim – kuşamları, saç stilleri ve 50’ler tarzına yakın müzikleriyle öteki Woodstock katılımcılarından biraz farklı görünen Sha Na Na, orijinal kadrodan Donny York ve Jocko Marcellino’yla birlikte bugün aktif müzik yaşamını sürdürüyor. Geçen sürede 40’ın üzerinde albüm yayınladı ya da toplama albümde yer aldılar. 

Ravi Shankar

Tüm zamanların en meşhur sitar üstadı olarak kabul edilen Shankar, Woodstock’tan önce 1967 Monterey Pop Festivali’nde de sahneye çıkmıştı. The Beatles’la, özellikle de George Harrison’la, yakın dost olan Shankar, müziğiyle pek çok Batılı müzisyeni etkiledi. George Harrison, Shankar’dan sitar çalmayı öğrendikten sonra Beatles’ın “Norwegian Wood” şarkısında sitar çalmıştı. Woodstock’un ilk gününde sahneye çıkan ve üç parça seslendiren Ravi Shankar’ın Doğu mistisizmiyle örülü müziği, ortam gereği saykodelik olarak algılanmıştı. Ancak Shankar, sonraları yaptığı açıklamalarda sitarın uyuşturucuyla asla bağdaştırılmaması gerektiğini vurguladı. Bir röportajında Jimi Hendrix’in performansından çok ürktüğünü belirten Shankar, “Müzik enstrümanları bizde çok saygındır, onları Tanrı’nın sesi olarak kabul ederiz,” dedi. Woodstock’tan önce, 1956’dan itibaren 16 albümü yayınlanan üstadın, Woodstock’tan sonra da ölümüne kadar 46 albümü yayınlandı. Shankar, 2012’de 92 yaşında solunum yetmezliğinden Kaliforniya San Diego’da dünyaya veda etti.

Ravi Shankar, Woodstock ’69.

Sly and the Family Stone

1966’da Sly Stone (vokal, şarkı sözü) ve kardeşlerinin kurduğu siyahî grup, saykodelik-soul müziğiyle tanınmış ve Woodstock’tan birkaç ay önce ilk hit teklileri “Everyday People” (1969) çıkarmıştı. Dolayısıyla Woodstock’ta kendilerini göstermek gibi bir kaygıları yoktu. Bununla birlikte en başarılı canlı performanslarını sergilediler. Sonraları Kuzey Amerika funk, pop, soul, R&B ve hip-hop’unu önemli ölçüde etkileyen Sly and the Family Stone’un bu türlerde yönlendirici bir grup oldukları kabul edilir. 2010’da Rolling Stone’un “Tüm Zamanların En Büyük 100 Sanatçısı” listesinde 43. sırada yer alan grup bazı elemanları hâlâ müziğe devam ediyor.

Bert Sommer

Müzik hayatının büyük kısmını solo geçiren Sommer’in en meşhur teklisi “We’re All Playing In The Same Band” (1969)’dir. Sommer, Woodstock’tan sonra 1977’ye kadar 4 albümü yayınladı. Ünlü Hair (1979) müzikalinde de yer alan Sommer. 1990’da 41 yaşında solunum yetmezliğinden öldü.

Sweetwater 

Woodstock’ta sahneye çıkacak ilk gruptu. Ancak trafik sıkışıklığı yüzünden vaktinde gelemedikleri için onların yerine Richie Havens sahneye çıkmıştı. Sweetwater ise helikopterle alana getirilmişti. Woodstock’tan önce The Doors ve Eric Burdon & the Animals ile birlikte birkaç kez sahneye çıkmışlardı. Kimilerince saykodelik rock/fusion’ın öncüsü olarak kabul edilirler. Woodstock’tan birkaç ay sonra vokalist Nancy Nevins ciddi bir trafik kazası sonrasında beyin sarsıntısı geçirdi ve ses telleri zarar gördü. Grup 1994 Woodstock’ında tekrar biraraya geldi. Alan Malarowitz (davul), 1981’de bir trafik kazasında öldü. Albert Moore (flüt, vokal) 1994’te kanserden öldü. 1999’da grubun öyküsü Sweetwater: A True Rock Story adıyla TV belgeseli oldu.

The Who

1964’te Londra’da kurulan The Who, 20. yüzyıl rock müziğini en çok etkilemiş gruplardan biri olarak gösterilir. 1965 – 2006 yılları arasında 11 albümleri yayınlandı. Keith Moon (davul), 1978’de 32 yaşındayken aşırı dozdan öldü. John Entwistle (bass), 2002’de 57 yaşında uyuşturucuya bağlı kalp krizinden öldü. Roger Daltrey (vokal) ve Pete Townshend (gitar, vokal) birlikte müzik yapmaya devam ediyorlar.

Johnny Winter

1959’dan itibaren kesintisiz bir blues yaşamı sürdüren Winter, buna karşın Woodstock’ta sahneye çıktığında pek tanınmıyordu. 1968 – 2014 yılları arasında 26 albümü yayınlandı. 2014’te çıktığı Avrupa turnesi sırasında yaşama veda ettiğinde 77 yaşındaydı.

 

GALERİ