Filistin ile dayanışma şarkıları: Kofia, Cem Karaca, Ska-P, Julia Boutros…

Her ne kadar bugün Filistin’in işgal karşıtı direnişi İslamcılıkla özdeşleşse de tarihsel olarak bu mücadele sosyalistlerin, üçüncü dünyacıların, devrimci milliyetçilerin omuzlarında yükselmiştir. Uzun yıllar Filistin mücadelesine önderlik eden Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC), anti-emperyalist ve sosyalist bir örgüttü. Sonraları çeşitli sebeplerle yerini Hamas’a ve doğal olarak İslamcı gruplara kaptırsa da varlığını hâlâ sürdürüyor. En önemlisi de, mücadele kimliği değişse bile Filistin halkının haklılığı değişmedi.

Bu arada, özellikle 1960’lardan itibaren dünya devrimci ve sol kamuoyu da her daim Filistin mücadelesine omuz verdi. Türkiye’den birçok devrimci, başta Deniz Gezmiş ve arkadaşları, FHKC saflarında İsrail ordusuna karşı savaştı. Kimi, bu savaşta hayatını kaybetti. Türkiye’de sağ kamuoyu Filistin’e gözünü kapamışken, “Dahav’ın öbür yüzü Filistin” diyen de toplumcu şair Hasan Hüseyin Korkmazgil’den başkası değildi.

Dünyada ve Türkiye’de devrimciler Filistin’in mücadelesine sadece silahla, sokakta eylemle ya da şiirlerle de omuz vermedi. Filistin’in mücadelesini konu edinen birçok şarkı da yapıldı. Biz de bu şarkılardan, dünyanın çeşitli yerlerinde kaydedilen Filistin’le dayanışma şarkılarından bir derleme yapmak istedik.

“Leve Palestina, Krossa Sionismen”, Kofia

Pek bilinmez ama Kuzey Avrupa ülkelerinde, özellikle İsveç’te Filistin mücadelesine omuz veren ciddi bir devrimci kitle vardır. Kofia da bu kitlenin parçası bir müzik grubu. Filistin asıllı George Totari tarafından 1970’lerin sonlarında kurulan grupta Filistinli ve İsveçli müzisyenler birlikte Filistin’e özgürlük şarkıları söylüyor. “Leve Palestina, Krossa Sionismen”, yani “Çok yaşa Filistin, kahrolsun Siyonizm” onların en bilindik parçası ve Palestina Mitt Land isimli ilk albümlerinde yer alıyor.

Üç albümü bulunan Kofia, bugün bambaşka üyelerle varlığını hâlâ sürdürüyor ve İsveç’te Filistin için yapılan dayanışma konserlerinde ve devrimci festivallerde sahne alıyor.

“Intifada”, Ska-P

Adından da tahmin edebileceğiniz üzere Ska-P, ska/punk türünde müzik yapan İspanyol bir grup. 1994 yılında, Madrid’de kurulduklarından beri dünya devrimci mücadelesine hep omuz veriyorlar. “El Libertador” şarkısıyla Birleşik Devletler’e kafa tutan Hugo Chavez’e ve Bolivarcı Devrim’e selam çakmışlardı. 2002’de çıkardıkları “Intifada” ise 2000 ila 20005 yılları arasında süren İkinci İntifada’ya selam çakıyor.

Buraya, İngilizce altyazısı bulunduğu ve pek de şahane olduğu için bir canlı performans halini aldım “Intifada” şarkısının. Şöyle diyor: “Çocuklar ölüyor, ne adına? – İsrail adına!”

“Palestine”, Brixton Cats

Brixton Cats, Fransız bir punk grubu. Bu Parisli çocuklar gruplarını 2002’de, tam da İkinci İntifada sırasında kurmuşlar. Haliyle Filistin meselesine sessiz kalamamışlar. 2005’te çıkardıkları albümlerinin ikinci şarkısı da böylece “Palestine” olmuş.

Şarkıda şöyle diyorlar: “Onurlu Filistin gençliği / İşgalci orduya karşı / savaşacaksınız ne olursa olsun!”

“We Shall Overcome”, Roger Waters

Dünya müzik endüstrisinde İsrail’in Filistin işgaline karşı en çok ses çıkaranların başında Pink Floyd’un kurucularından Roger Waters geliyor. Yıllardır İsrail’de konser vermeyen, İsrail’e konser vermeye giden her sanatçıya (Madonna ve Nick Cave bunlardan sadece ikisi) “Konserini iptal et!” diye mektuplar yazan, Filistin’le dayanışma etkinliklerinde sahne alan Roger Waters müziğinde de Filistin’e birçok kez yer verdi. Bir defasında bir Mahmud Derviş şiirini de spoken-word usulü, müzik üzerine okudu. Ancak kuşkusuz, müzikal anlamda yaptığı en etkileyici Filistin’le dayanışma işi en sade olanıydı: İngiliz rock yıldızı, ABD’li siyahilerin ırkçılık karşıtı mücadelelerinin marşına dönüşen “We Shall Overcome” (Üstesinden Geleceğiz) parçasını aldı, sözlerini biraz değiştirip Filistin’e uyarladı: “Yıkacağız hapishane duvarlarına,/O hapishane duvarlını yerle bir edeceğiz.”

“Leyla Halid”, Dinar Bandosu

Nedense pek bilinmez ama Türk rock âlemi de Filistin mücadelesine çok sessiz kalmamıştır. Bugün Anadolu rock müziği Gaye Su Akyol ile falan yeniden popüler olurken 2000’lerin ortasında Anadolu rock için tekrar canlanmanın ilk işaret fişeğini ateşleyenler, hem de bu müziğin bugün geldiği halden çok daha derinlikli ve yaratıcı bir şekilde, Replikas, Hariçten Gazelciler, Dinar Bandosu gibi gruplardı. Ali Ece, Yılma Karatuna, Douglas Vegas, Ali Asaf Sarıca ve Asaf Zeki Yüksel‘den oluşan Dinar Bandosu’nun ikinci albümü Ay’a Da Gidelim Osman‘da (2009) ise bir Filistin şarkısı vardı: “Leyla Halid”

Bilmeyenler için, Leyla Halid, bir FHKC militanıydı. İlk kez Altı Gün Savaşları’nda örgüt içinde adını duyurdu ve ardından gerçekleştirdiği uçak kaçırma eylemleriyle tüm dünyada tanınır oldu. Bir kadın militan olarak FHKC’de ve Filistin Kurtuluş Örgütü’nde (FKÖ) öne çıkan Leyla Halid, o gün bugündür Filistin mücadelesinin tüm dünyada saygı gören devrimci figürlerinden biri.

“Unadikum”, Bandista

Bugün İslamcı gruplar tarafından sahiplenilse de FKÖ’nün ve FHKC’nin mücadeleye önderlik ettiği bir zamanda popülerleşen “Unadikum”, aslında Filistinli şair Tevfik El Zeyyad’ın bir şiiriydi. Lübnanlı besteci Ahmed Kabur bu şiiri alıp besteledi. Türkiyeli anarşist grup Bandista ise yıllar sonra bu besteye yeni bir ses verdi. Grubun 2014 tarihli Ki Buradayız Hâlâ albümünde yer alan parça, hemen Gezi Direniş’i ertesinde çıkmıştı ve Gezi’ye de selam çakıyordu.

Aslı Arapça olan şarkıya yazdıkları Türkçe sözlerde Bandista “Mücadele hep sürüyor mühim değil coğrafya / Hanzala hep bizimleydi yüzünü dönecek mutlaka,” diyordu. Hanzala, Filistin direnişinin ve ulusunun sembolü haline gelmiş bir çizgi karakter. Yara bere içinde, sırtı insanlara dönük bir çocuk. Hanzala’yı politik karikatürist Naji El Ali, 1969 yılında yaratmış. O günden beri de Filistin mücadelesinin bir parçası…

“Palestine”, Bejamin Zephaniah

Dub poetry, yani dub şiir diye bir tür vardır: Dub müzik üzerine şiir okunur, bazı diziler melodik söylenir falan. Karayip asıllı İngiliz şair, yazar Benjamin Zephaniah, bu türün önde gelen temsilcilerinden. Kendisi Filistin mücadelesinin de aktif bir destekçisi. İngiltere’deki Filistin’e destek yürüyüşlerine katılıyor, konserlerinde Filistin’e destek mesajları veriyor ve bir de Filistin şarkı/şiiri var.


Parça, Benjamin Zephaniah’ın The Hazardous Dub Company ‎ile kaydettiği Back to Roots (1995) albümünde yer alıyor.

“Le Droit est mon Arme”, Julia Boutros

Lübnanlı hristiyan sanatçı Julia Boutros, dünyaya adını Lübnan’ın İsrail emperyalizmine karşı mücadelesini selamladığı “Moukawem” ve “Ahibbai” şarkılarıyla duyurdu. Açıktan Hizbullah’ı destekleyen Boutros, “Ahibbai”nin sözlerini de Hizbullah lideri Seyyid Hasan Nasrallah’ın  2006 İsrail – Lübnan Savaşı sırasında askerlerine yazdığı bir mektuptan almıştı.

Julian Boutros, 2014 yılında yayınladığı “Al Haq Silahi” şarkısında ise Filistinli militanları ve İsrail emperyalizmine karşı mücadeleyi selamlarıyordu.

Şarkıda “Haklılıktır benim silahım, direneceğim / Direneceğim acıma rağmen ve asla teslim olmayacağım,” diyor.

“Ana la ansake”, Feyruz

Lübnanlı sanatçı Feyruz, Arap müziğinin en önde gelen seslerinden. Tüm dünyada, pek tabii ülkemizde de, birçok hayranı var. Bugün hâlâ hayatta olan Feyruz, 85 yıllık ömründe Filistin mücadelesine de sesiyle hep omuz vermeye çalıştı. Onun Filistin için yaptığı birkaç şarkı olsa da “Ana la ansake” bunlar arasında belki en meşhuru.


Feyruz, şarkıda şöyle diyor: “Seni unutmam Filistin, senden uzak olmak çok zor bana.”

“Naci El Palestina”, Emel Mathlouthi

Tunuslu müzisyen Emel Mathlouthi’nin seslendirdiği “Naci El Palestina” şarkısı, bir çeşit ağıt. İsrail’in işgaliyle Filistin’i, doğduğu toprakları terk etmek zorunda olan birinin serzenişi.

“Naci El Palestina”, “Ben Filistin’de doğdum” demek. Ne yazık ki şarkı “Filistin’de doğdum, / yerim yok, yurdum yok, vatanım yok,” diye devam ediyor.

“Ya Talêel Al-Jabal”, Rim Banna

Sanmayın ki Filistinlilerin savaşı İsrail ile başladı. Filistin, uzun yıllar da İngiliz mandası altında yaşadı ve o zaman da bağımsızlık için savaşanlar vardı. “Ya Talêel Al-Jabal” onlar için söylenmiş bir türkü, “Ey dağa çıkanlar” demek.

Buün 51 yaşında olan Filistinli şarkıcı Rim Banna, 1993 yılında yayınladığı The Dream albümünde bu parçayı seslendirince parça tekrar bilinir hale geldi.

EK: “Mutlaka Yavrum”, Cem Karaca

Bizim büyük sesimiz, ozanımız Cem Karaca’nın Londra’da verdiği bir konserde yaptığı Filistin mücadelesine destek konuşması meşhurdur. Bu konuşmada Cem Karaca, biraz sonra çalacakları “Adiloş Bebe” şarkısını “Orta Doğu’da Amerikan emperyalizminin jandarması İsrail siyonizmine karşı soylu ve onurlu bir bağımsızlık ve özgür vatan kavgası veren yiğit ve kardeş Filistin halkının özggürlük ve bağımsızlığı”na adıyor.

Cem Karaca’nın bu konuşması bilinse de Filistin’e ilgisi o kadar da bilinmez. Halbuki Türkiye’deki Filistin Kurtuluş Örgütü ile Cem Karaca arasında yakın temaslar olmuştu. İş öyle bir raddeye varmıştı ki Cem Karaca, FKÖ ve FHKC yararına bir plak çıkarmayı bile tasarlamıştı. Bunu sevgili Taner Öngür ağabey, bize verdiği bir röportajda şöyle anlatmıştı: “Mesela Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) temsilcisi bir arkadaş vardı, 70’lerde burada bir ofis açmaya çalışıyordu, birlikte dolaşmıştık. Cem FKÖ için ‘Mutlaka Yavrum’ şarkısını yaptı, İngilizce de kaydetti.”

Sonuçta sözleriyle Filistin mücadelesine açıktan selam çakmasa da “Mutlaka Yavrum” aslında Filistin mücadelesi için yapılmış bir şarkıydı. Şarkının İngilizce versiyonunu Cem Karaca, FKÖ’ye hediye etmişti.